KALÇA EKLEMİNİN KORUNMASININ ÖNEMİ

Prof. Dr. Cem Nuri Aktekin
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

Kalça eklemi tıpkı vücudun diğer yerlerinde olduğu gibi doğuştan, gelişimsel ve travmaya bağlı hastalıklara bağlı olarak etkilenebilir. Kalça ekleminin korunması aslında, en son çare olarak yapılacak cerrahi işlemlerden (kalça protezi gibi) önce eklemin mümkün olduğu kadar orijinal anatomi, fonksiyon ve biyomekaniği ile kalmasını sağlamaktır. Kalça koruyucu işlemler ile kireçlenme gelişimi ve de olası kalça değişim işlemi uygulanması riskini azaltır. Aslında eklem koruyucu veya ekstremite koruyucu işlemler yıllar içinde ortopedi ve travmatolojinin gelişen önemli konu başlıklarından bir tanesini oluşturmuştur. Problem ne olursa olsun temel hedef uzuvlarımızın fonksiyonlarını ve anatomisini koruyacak işlemler olmaktadır.

Günümüzde kalça korumak denilince, akla ilk olarak kalça artrokopisi gelmektedir. Tamamen doğru olmasa da kalça koruyucu cerrahi işlemlerin çoğunluğu artroskopi yardımıyla veya eşliğinde yapılmaktadır. Koruyucu işlemler; fizik tedavi ve rehabilitasyon, eklem içi enjeksiyonlardan kalça çevresi osteotomi ameliyatlarına kadar geniş bir perspektifte uygulanabilmektedir.

Kalça eklemi fonksiyonlarının kaybedildiği durumlarda kalça protezi operasyonları ile kalça ekleminin fonksiyonları tekrar kazanılmaya çalışılmaktadır. Buna rağmen; eklemin doğal anatomisi ve fonksiyonelliği tam olarak taklit edilememekte, ilerleyen dönemlerde biyomateryallerin aşınması ve protez gevşemesi gibi sorunlar nedeniyle tedavisi daha güç yeni problemlerle karşı karşıya kalınabilmektedir. Bu açıdan özellikle genç ve orta yaşlı hastalarda, mümkün olduğunca eklemin korunması amaçlanan girişimler daha mantıklı ve hasta için ileriye yönelik daha yararlı tedaviler olacaktır.