KALÇA EKLEMİ İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER

Op. Dr. Atıl Atilla
Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği

Kalça eklemi, uyluk kemiği (femur) ve leğen kemiği (pelvis) arasında bulunan, vücudun en büyük ağırlık taşıyan eklemlerinden biridir. Bu eklem, femur başının (top) ve pelvik asetabulumun (yuva) oluşturduğu bir top ve soket tipi eklemidir. Kalça eklemi 3 düzlemde hareket kabiliyeti olan bir eklemdir.

Alt uzuvlarla leğen kemiğini birbirine bağlar ve çok geniş eklem hareketinden ziyade stabilite ve yük taşımak üzere evirilmiştir. Normalde ekleminin parçaları vücudun ağırlığını taşırken bir arada, uyum içinde ve ağrısız hareket eder. Normal kalça eklemi, eklemi oluşturan yapıların değişik açısal parametreler içerisindeki hassas uyumu ile günlük fonksiyonları sağlamaktadır.
Kalça Eklemi

Kalça eklemi

Asetabulum

Mekanik olarak femur başına yuva görevi gören leğen kemiğinin bir bölümüdür. Uyluk başından gelen yükü leğen kemiğine yansıtır. Yuva şeklinde olması nedeni ile femur başını kapsayarak mekanik destek olur. Bu yuvanın az geliştiği durumlarda, femur başının yeteri kadar kapsanamaması ve destek yetersizliği nedeniyle kalça ekleminde bulunan dokularda zorlanma ve yıpranmalar meydana gelebilir. Bu yuvanın femur başını aşırı kapsadığı durumlarda ise kalça ekleminin ikinci görevi olan hareket kabiliyeti kısıtlanıp, buna bağlı zorlanmalara neden olabilir.

Femur başı

Alt uzuvlardan uyluk kemiğine iletilen kuvveti ve yükü asetabuluma ve dolayısıyla leğen kemiğine ileten uyluk kemiğinin en üst kısmıdır. Femur başı yük iletimini sağlarken soket içindeki bir top gibi çeşitli yönlerde harekete izin verirken, eklem stabilitesinin (çıkık olmaksızın hareketin) de korunmasını sağlar. Top şeklindeki siferik yapının bozulması veya kemik dokunun yük taşıma özelliğini kaybedecek kadar güçsüzleşip cansızlaşmasına neden olan bazı hastalıklar, eklem içi dokuların hasarlanmasına neden olarak ağrı ve şikayetlerin ortaya çıkmasına sebep olabilir.

Eklem Kıkırdağı

Hem yuva (asetabulum) hem de top (femur başı) tarafında kemiklerin yüzeyini örten, eklemin pürüssüz ve ağrısız hareket etmesini sağlayan dokudur. Kalçada eklem kıkırdağı femur başını tamamen örterken asetabulumda at nalı şeklindedir. Eklem kıkırdağı, iyileşme kabiliyeti oldukça sınırlı bir dokudur.

Labrum

Kalça yuvasının (asetabulum) kenarlarını çevreleyen, eklem sıvısının eklem içinde kalması ve dolaşabilmesi için bir nevi conta görevi olan, özelleşmiş kıkırdak dokudur. Yırtık ve yıpranmalarında; ağrı oluşturmasının yanı sıra, conta görevini kaybederek eklem kıkırdağının kayganlığının ve beslenmesinin bozulmasına ve yıpranmasına neden olabilir.

Sinovya

Eklemin pürüzsüz hareket etmesi için kaygan bir ortam sağlayan eklem sıvısını üretmekle görevli dokudur. Çeşitli romatizmal hastalıklardaki eklem içinde hastalığın kaynağını oluşturan dokudur. Romatizmal veya mekanik nedenlerle iltihaplı hale gelerek eklem içi yapılarda yıpranma, ağrı ve engelliliğe yol açabilir.

Kaslar ve Tendonlar

Eklemi çaprazlayarak geçen ve kalça ekleminin hareketlerinden sorumlu dokulardır. Ani zorlanmalar ve zaman içinde meydana gelen yıpranmalar sonucu kalça ekleminin çeşitli yönlere hareketinden sorumlu bu kaslarda ve bu kasları kemiklere bağlayan tendonlarında meydana gelen yırtık ve yıpranmalar kalça ekleminde ağrı ve engellilik meydana getirebilir.

Bağlar

Femur ile asetabulum arasında eklem kapsülüne birleşik olarak uzanarak ve eklem stabilitesini arttıran dokulardır.

Eklem Kapsülü

Eklemi çepeçevre sarmalayarak eklem içi dokuları bir paket şeklinde bir arada tutan bağ dokusudur. Kalça ekleminin ana görevi yük taşıma olduğu için yeteri kadar hareket açıklığı ve yeteri kadar stabilitenin bir arada olması gereken bir eklemdir. Eklem kapsülü ve bağlar bu stabiliteden sorumludurlar. Bu bağlarda meydana gelen yaralanma ve yıpranmalar, mekanik dengenin bozularak mikro dengesizliklerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Sonuç olarak eklem içi diğer yapıların hasarlanması ağrı ve engellilik meydana getirebilir.